'Bu gün eve geç geleceğim'
'Seni aramadığımda bana hesap sorma'
'Çocuğun gelişimini ben daha çok destekliyorum'
'Her hafta annenler bizde'
'Beni anlamaya hiç çalışmıyorsun'
'İşlerine ayırdığın vakti niçin bizden çalıyorsun?'
v.b
v.b
..........
Nice güzel hayal ile birleşen iki çift elin arasına giren bu sözler..! Böylece uzayıp giden cümleler kurabilirim aile içi çalkantıların ilk yüksek sesli sözlerini. Peki ne oluyorda büyü bozuluyor? Hayatımın aşkı dediğimiz peri / prens neden birden 'o' olmaktan çıkıyor? Neler ilişkimizi ve onu etkiliyor? Uyumlu bir evlilik / beraberlik nasıl tanımlanabilir?
Karşılıklı etkileşen, evlilik ve aileyi ilgilendiren konularda fikir birligi yapabilen ve sorunlarını olumlu bir sekilde çözebilen çiftlerin evliliği uyumlu bir evlilik olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla; mutluluk, doyum ve beklentilerin gerçeklesmesi, evlilikte karsılıklı uyum ile mümkündür. Mutlu ve doyumlu evliliklerde önemli role sahip olan evlilik uyumu, bireysel, durumsal ve iliskisel birçok faktörden etkilenmektedir. Bunlara örnek olarak; iliskiye yönelik algılar, cinsellik, iletisim sekilleri, sorun çözme becerileri, bağlılık, heyecan arama, sosyal anksiyete seviyesi, dindarlık, eğitim düzeyi verilebilir.
Evliliğin temeline baktığımızda, çiftleri bir arada tutan faktörlerin evlilik uyumunu da sağlayan faktörler olduğunu görebiliriz.
Mahremiyet eşlerin duygusal, fiziksel ve ruhsal olarak birbirlerine yakınlıkları olarak tanımlanabilir. Bu yakınlık ilgileri, aktiviteleri, düsünceleri, duyguları, acıları ve sevinçleri paylasmak olarak nitelendirilebilir. Bu paylasım olmadığında, yani aralarındaki esitsizlik durumu söz konusu olduğunda evliliklerde sorunlar ortaya çıkabilir. Eşit bir evlilik, kadınların kendilerine güvenmelerini sağlamaktadır. Kadınlar bir evlilikte daha az güçlü olduklarını hissettiklerinden eşitlik ve adalet konularında erkeklere oranla daha hassastırlar. Kadınların daha fazla sey kaybedeceklerini düsündüklerinden iliskilerini daha sıkı takip altına almaktadırlar. Eşitsizlik ve kırgınlık (örn. kızgınlık, suçluluk, depresif duygular) duyguları kadınların kocalarının duygu, düsünce ve tutumları ile ilgilenmelerini zorlaştırmaktadır. ilişkilerine çok deger veren kadınların aldıklarından fazlasını verdikleri de görülmüştür. Eşitsizlik halinde, çiftin ailelerinden ve çocuklarından bağımsız olma durumu da yara almaktadır. Erkeklerin mahremiyet duygularının ise evlilikteki esitlik durumundan etkilenmediği görülmüstür. Bir baska arastırmada da geleneksel cinsiyet rollerine sahip erkeklerin esleriyle iliskideki adalet ve karar verme konularında daha fazla sorun yasadıkları belirtilmistir.
İliskide esitsizlik duyguları hisseden kadınlar, zamanla eslerinin daha fazla evliliklerinde çatısma hissetmesine neden olabilmektedirler. Evlilik iliskisinin adaletsiz olduğunu düsünen kadınlar, iliskide daha fazla sorun yaratabilmektedirler. Kısaca toparlayacak olursak, mahremiyet evliliklerinin temelini olusturmakta ve mahremiyette algılanan esitsizlik, kadınların kendilerine güvenlerine zarar vermekte ve esleriyle ilgilenme düzeylerini azaltmaktadır. Bu durumun evlilikte yasanacak problemlere yol açacagı ve evlilik uyumunu azaltacagı düsünülebilir.
Mutlu ve uzun ömürlü beraberlikler dilerim, esen kalın...