Yaşanan stres, bebeğin fiziksel ve ruhsal gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir. Bilimsel araştırmalarda gösteriyor ki, stres erken doğum ve düşük doğum oranını arttırmaktadır.
Anne olacağını öğrenen bayanlar hem heyecan yaşar mutlu olur hem kaygı yaşamaya başlar; 'acaba iyi bir anne olabilecek miyim?' , 'bebeğime iyi bakabilecek miyim, onu sağlıklı bir şekilde büyütebilecek miyim?' gibi sorularla uğraşır durur. Değişen bedene uyum sağlamak oldukça güç olabilir; mide bulantıları, büyüyen karın, bozulan göğüsler, fazla kilolar moral bozabilir. Bebeğin gelmesi bambaşka bir mutluluk verirken, kaybedilenler insanı yıpratabilir. Bu iki duyguyu aynı anda yaşamak baş etmeyi zorlaştırmaktadır.
Bu duyguların bastırılması, ertelenmesi hamileliğin ilerleyen aylarında annede daha olumsuz etkiler yaratabilir. Bu evrede anne adayına en büyük desteği baba adayının göstermesi beklenir. Alınan kilolar bebeği beslemek içindir ve baba bu haliyle de eşini sevdiğini, beğendiğini sık sık dile getirmelidir, eşinin evdeki sorumluğunu azaltmalı ve onunla daha çok ilgilenmelidir. Artık iki kişilik hayatları, üç kişilik olacaktır. Eşindeki değişimleri ve bebeğinin gelişimini yakından takip etmelidir. Özellikle de hamilelik sürecinde iş hayatına devam eden, aile çatışmaları olan anne adayında olumsuz belirtiler daha fazla gözlenebiliyor. Anne adayının hassas olduğu bu dönemde tartışmaya yol açan neden her ne olursa olsun eş bu konuda anlayışlı olmayı başarabilmeli, anne adayı da gevşeme teknikleri ile öfkesini kontrol etmeye çalışmalıdır. Düzenli yürüyüşler yapmak, yüzmek bu dönemde önerilebilecek aktiviteler olabilir. Sosyal hayata devam etmek annedeki stresi azaltıcı etki yapabilir. Hormonel değişimlere ve çevresel faktörlere bağlı olarak depresyon ve genel kaygı bozukluğuna bu dönemde sıklıkla rastlanır. Kendine zaman ayırabilen, olumsuz düşüncelerini kontrol edebilen, hamile olmanın keyfini çıkaran anne adayı stresten daha kolay bir şekilde uzaklaşabilmekte ve sorunların üstesinden gelebilmektedir.
Huzurlu, mutlu hamilelik geçiren annelerin bebekleri daha az uyku sorunu yaşar, daha az gazlı olur. Ve en önemlisi daha sakin bir bebek olduğu gözlenir. Bu açıdan hamilelik dönemini iyi geçirmek çok önemlidir.
Ayrıca anne kendini doğum ve doğum sonrasına daha iyi hazırlamak için annelik, bebek bakımı, bebek psikolojisi ile ilgili dergiler, kitaplar okuyabilir, uzman psikologlardan destek alabilir. Böylelikler ilerleyen aylarda anneler kendini daha mutlu ve doğuma daha hazır hissedebilir.